19 Ekim 2009 Pazartesi

Sıkı bağla da düşmeyelim yiğenim...


Aslında bu konuya daha önce değinmiştim burada. Ama yine ele almak istiyorum bu kez farklı bir açıdan. Mevzumuz toplu taşıma araçlarındaki yer verme olayı. Şahsi görüşümü belirttim. Ben her zaman yer vermekten yanayım. Ama şöyle bir durum varki artık yer vermeden önce tartıyorum karşıdakini. Misal bugün metrobüsün en arkasında oturuyorum.3 kişiyiz yanyana. Bir teyze bindi- ama ne teyze!- Enlemesine benim iki katım tarif etmek gerekirse. Bir teyzeye bir de oturduğum yere baktım. Sağımdaki ve solumdaki elemanların zarar görmeden teyzenin oturması mümkün değil. Hal böyle olunca hiç yeltenmedim. Bir ara yanımdaki çocuğa diyecektim teyzeye yer verelim diye. Ama şimdi ters cevap verir ben buna dalarım metrobüs filan karışır diye bu fikirden de vazgeçtim. Zaten 2 kişi kaldırıp tek kişi oturtmak insanların teyzeye gülmesine sebep olabilirdi. Ama şahsen orada teyzeye neden yer vermediğimi açıklamak isterdim. Ki yer vermedi deyyus diye içinden kötü düşünmesin...

Misal bazen de erkeklerin arasında otururken hanım gelince yer vermiyorum. Hırlısı var hırsızı var sapığı var tacizcisi var. Rahatsız ederler sonra ben pişman olurum diye vermiyorum yer. Varsın ayakta gitsin rahat rahat.

Kimi zaman da düşünüp taşınıp buna yer verilir dediğim kimse oturmak istemiyor. Yeri kabul etmiyor, ters gidemem ben diyor, şimdi incem diyor. Üstelemeden oturuyorum yerime ama kızıyorum çok. Otur işte ısıttık senin için demek istiyorum. Uyu ineceğin yerde uyandırırım demek istiyorum. Bu kişiler insanlara yer verme hevesimi kırıyor soğutuyorlar beni toplu taşımalardan.

Buraya kadar yazdık artık bağlamak istiyorum ; bu tür yerlerde yaşlıları gözetelim yerimizi verelim sıramızı verelim. Onlar da bizden bir hayır dualarını çok görmesinler ulen!

Hiç yorum yok: